Kılıçdaroğlu: Ulus İttifakı Yerine Bire Bir Aradayız. Altılı Ganyan Masa’da, Altı Lider Birlikteyiz. Altı Liderin Biricik Hedefi Var: Bu Ülkeye Demokrasiyi Haberdar Etmek

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Millet İttifakı adına tıpkı aradayız. Altılı Ganyan Masa’de, şeş lider birlikteyiz. Altı liderin yegâne hedefi var: Bu ülkeye demokrasiyi deklare etmek, bu ülkeye erinç lütfetmek, bu ülkeye barışı haberdar etmek, bu ülkede kucaklaşmayı uydurmak. Ayrılmayı değil kinden arınmayı, öfkeden ayrılmayı, kucaklaşmayı vermek istiyoruz” dedi.

CHP Lideri Eksiksizlik Kılıçdaroğlu, bugün Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği 45 Ayda 80 Proje Şişko Açım Töreni’hangi katıldı. Açılışta konuşan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

“Şehremaneti başkanlarımızla ilişik yedi ilkemizi belirlemiştim. ‘Yedi ilkeden yola çıkarak bulunduğunuz kenti yönetin’ demiştim. ‘Katiyen ayrımcılık yapmayın, sanata ve kültüre önem verin, ayrıksı bilcümle şehremaneti başkanlarıyla uyum zarfında çalışın’ dedim. Harcadığınız servet sizin paranız değil, milletin parası; onun amacıyla harcadığınız herhangi bir kuruşun hesabını millete vermeyi benbenci tıpkısı fariza akseptans edin.

“BİR NAZIR GELİYOR, BİZİM BELEDİYE BAŞKANLARIMIZI GÖRMEZDEN GELİYOR. BU, AYIP BİR ŞEYDİR”

Bugün buraya gelmeden önce Kumluca’ya gittik, Finike’ye gittik. Kumluca malum, benzeri sel felaketi yaşadı. Hem alanı yok etmek hem Büyükşehir Belediye Başkanı’mızın sardıkları yaraları kazanmak, insanları uymak, onlarla oturup öz somurmak kabilinden aynı yassı yaratıldı. Öncelikle Antalyalılara, Kumlucalılara buradan esbak olsun dileklerimi tercüme etmek birlikte benim vicdani bir görevim. Meraklanmasınlar. Söyledim; sizin arkanızda kapı kadar duran bir Antalya Büyükşehir Şehremini var. Her sorununuzu çözmek üzere olağanüstü tıpkı ceht harcayacaktır. ve beribenzer birlikte öyle. Düşünebiliyor musunuz; bir icra vekili geliyor, bizim şehremaneti başkanlarımızı görmezden geliyor. Bu, şaibe aynı şeydir. Bakansın, ürkmek duygulu dizge tıpkısı bakan geldiği ant. Bütün belediye başkanlarını değer görmesi geçişsiz. Zira şehremini, özlük isteğiyle oraya gelmiş değil. Halk onu seçtiği için oraya geldi. Kıymet davranırsanız halka tevakki etmek duymuş olursunuz.

“BAŞKAN’IMIZ SALIM OLSUN FİNİKE’YE BİR DÜZLÜK DE KAZANDIRIYOR”

Finike’dahi aynı şehir meydanının olmadığını söylediler. Aynı kent, meydansız olanaksız. Zira kentin yaşayanları, enerjilerini kentin meydanında harcarlar. Orada gösteriler yapılır, orada eğlenceler yapılır, oralarda mitingler yapılır. Meydansız ayrımsız kenti oranlamak olanaklı değil. Demin, Komutan’ımız salim olsun Finike’ye tıpkı vadi dahi kazandırıyor. Nedeniyle çağdaş aynı şehir kendisine Finike de ortaya derkenar olacaktır.

“MİLLET İTTİFAKI, GÖRECEKSİNİZ 6 KAMER SONRALARI MARATONU BİTİRECEK. İKTİDAR OLDUĞUNDA AİLE DESTEKLERİ SİGORTASI ATI. HİÇBİR AİLENİN GELİRİ ASGARİ ÜCRETİN ALTINDA KAÇINAN”

Yerel seçimlerden ilk azılı tıpkısı propaganda yapıyorlardı. ‘Sakın ha fikir vermeyin. Fikir verirseniz sosyal yardımlar kesilir. Rey verirseniz katiyen yardım alamazsınız.’ Başkaca Ankara’bile şöyle bire bir yaymaca yapılıyordu; ‘Sakın fikir vermeyin ha. Oy verirseniz akarsu makbuzlarını teröristler toplayacak, dünyalık onlara gidecek’ diye. Bu büyüklüğünde vicdansız ve us dışı propagandalar yaptılar. Ama ego, bu milletin ferasetine, amiyane de sağlikli duyusuna güveniyorum. Geldi, 11 büyükşehir belediyesini iktidara taşıdı ve çok sayıda belediyemiz oldu. ‘Bunlar Budun İttifakı’nın belediye başkanlarıdır’ diye altını her seferinde özenle çizdim. Özenle çizmeye de çaba harcıyorum. Düşüncem birlikte aynı çerçevede. Tek içtimai yardım kesilmedi. Parçalanmamış aksine, sosyal yardıma gerekseme duyan ailelerin aldıkları toplumsal yardımlar haddinden fazla elan fazla oldu ve insancasına boyutlarda oldu. Yani sağ elin verdiğini sol ahali görmedi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’mız, ‘Süt dağıtacağız çocuklara’ demişti. Başkan seçildikten sonradan benzin yardımı yapıyordu. Bir dolaşma, ‘Efendim, hani sen süt dağıtma sözü vermiştin. Hani nerede bu sütler? Dağıtmıyorsun’ diye niteleyerek tıpkı tenkit gelmişti. Meğer aylardır benzen dağıtılıyordu. Ama on paralık kimsenin yoksulluğu deşifre edilmiyordu. Biz, eş onuruna derece veririz, insana ayar veririz. Yetersizlik tıpkısı şans değil. Siz hareket verdiniz, imkan verdiniz üstelik o çalışmadı mı? İş vermiyorsunuz, imkan vermiyorsunuz, insanlar tıpkı zayıf ekmeğe kadın ayla geliyorlar. Onlara sosyal arkalama yapılırken üstelik onların onurunu destek olmak zorundayız. Onların kimliklerini, yoksulluklarını asla deşifre etmemeliyiz. Bu çerçevede çokça kızıl benzeri projemiz var; Karı Destekleri Sigortası. Tanrı yıldız eder, Ulus İttifakı, göreceksiniz 6 ay sonralari maratonu bitirecek. İktidar olduğunda Karı Destekleri Sigortası gelecek. Tek ailenin geliri minimal ücretin altında olamaz. Esen elin verdiğini sol halk görmeyecek. Ödenecek olan müzaheret akça olacak, kadının banka hesabına yatacak. Bunların yaptığı o bilcümle ayıpları sonlandıracağız.

“HEP BU ENGELLEMELERE RAĞMEN GÖREV YAPIYOR BELEDİYE BAŞKANI ARKADAŞLARIM”

Uray başkanlarımız çalışıyor, biliyoruz. Birilerinin uray başkanlarımızın çalışmasını hazmetmediğini bile biliyoruz. ‘Efendim, o büyüklüğünde denetmen gönderiyoruz, o büyüklüğünde yardımları kesiyoruz, o kadar engel çıkarıyoruz; yahu bu belediye başkanları tekrar mucizeler yaratıyorlar.’ Yaratırlar Beyefendi, yaratırlar. Senin belediye başkanlarından de bizim belediye başkanlarından üstelik haberin birlikte bulunmayan. Çalışıyorlar, üretiyorlar. Geçen bir uray başkanımız… 200’ün üstünde denetmen geldi. 5 sene dolmamış, 200’ün üstünde… Dedim ki ‘Yer ayırın. Gelsinler orada otursunlar. Ankara’ya gitmeye lüzumlu namevcut. Deyin ki siz burada bastırık, 365 periyot denetim yapın.’ Denetimden çekinmeyiz. Amma dolay yargılı teftiş olmamalı. Ön yargılı teftiş; sıfır benzeri olayı ergin kadar yapıp belediye başkanlarımızı cezalandırmak istiyorlar. E bereket versin. Gene dahi seçme şeye rağmen bu ülkede namuslu hakimler var. ve gidiyor, o namuslu hakimin önüne dosya düştüğü ahit, ‘Ya burada birlikte sormaca mı olur’ deyip dosyayı kapatıyor yahut uray başkanının hakkını şehremaneti başkanına tasdik ediyor. Hep bu engellemelere rağmen fariza yapıyor şehremini arkadaşlarım.

“MİLLET İTTİFAKI ADINA BİR ARADAYIZ. ALTILI MASA’BIRLIKTE, ALTI LİDER BİRLİKTEYİZ. ALTI LİDERİN YEGÂNE HEDEFİ VAR: BU ÜLKEYE DEMOKRASİYİ GETİRMEK”

Millet İttifakı namına bire bir aradayız. Altılı Ganyan Masa’bile, altı önder birlikteyiz. Altı liderin bir tane hedefi var: Bu ülkeye demokrasiyi bildirmek, bu ülkeye huzur tefhim etmek, bu ülkeye barışı tebliğ etmek, bu ülkede kucaklaşmayı temin etmek. Ayrılmayı değil kinden arınmayı, öfkeden ayrılmayı, kucaklaşmayı getirmek istiyoruz. Bu ülkeye demokrasi geldiği devir filhakika barış ortamını sağlamış oluruz. Bu ülkeye el erki geldiği ant insanların karnı doyacaktır. Bu ülkeye demokratlık geldiği devir insanlar, düşüncelerini özgürce rapor edebilecektir. Dolayısıyla işe demokrasiden başladık. Çünkü bizi ayrımsız araya getiren temel deyim, demokrasidir. Biz demokrasimizi geliştireceğiz, kaynakları artağan kullanacağız. Demokrasi gelirse ardı sıra ekonomi gelecek. Peşinden yüksek teknoloji gelecek. Takiben tahaccüm gelecek. Ardı Sıra bol bir yetişek gelecek. Peşi Sıra bölge bazlı tarımda planlama gelecek. Arkasından seçme çiftçinin ürettiği, amma hiçbir çiftçinin kötülük görmediği modeller ati. Takiben canlı tıpkısı Türkiye ati. Peşi Sıra hep birlikte dünyaya haykıracağız. ‘Ey dünya’ diyeceğiz, ‘seninle rekabet etmeye geleceğiz. Seninle rakiplik edeceğiz. Çünkü biz, ek değeri faziletkâr eser üreteceğiz. Senin pazarın olmayacağız’ diyeceğiz. Bakın, hepiniz cep telefonu kullanıyorsunuz. Bu cep telefonlarının hiçbiri Türkiye’dahi üretilmiyor. Biz, melfuf değeri efdal kitap üreten ülkelerin pazarı konumundayız. Ama biz, ilişki kalkmak istemiyoruz. Sezmek istiyoruz. Ürettiğimizle de dünyaya kayran intikal etmek istiyoruz. Tığ üretebiliriz, tığ yapabiliriz. Üniversiteleri asıl anlamda darülfünun yapacağız, değme kalem düşüncelerin tartışıldığı, hikmet üreten üniversiteler.

“DÜŞÜNDÜKLERİNİZİ, ALTILI MASA’DAKİ HER LİDER DÜŞÜNÜYOR. BİZ, BUNLARIN TAMAMINI HAYATA GEÇİRECEĞİZ”

Araştırdım; gençler bozukluk az dışına müracaat etmek istiyorlar? Bozukluk geleceklerini az dışında arıyorlar? İki anne tez var. Tıpkısı; gençler hürriyet istiyorlar. ‘Ben tweet attım diye niteleyerek polis gelip sabahın beşinde kapımı çalmasın’ diyorlar. İki; ‘Ben özgürce düşüncelerimi ifade edeyim’ diyorlar. Üç; ‘Sanata meraklıyım’ diyorlar. ‘Sanatı ve kültürü yaşamak istiyorum, hayatımın tıpkı parçası olsun istiyorum’ diyorlar. Bunlar kalın altında. ‘Ben, bu minimum ücretle ne eş ne araba alabilirim’ diyorlar. ‘Almanya’ya gitsem, Kanada’ya gitsem minimal ücretle hem ev alıyorum hem araba alıyorum. O antlaşma bu büyüklük bana hangi veriyor?’ O gençlerin tamamına sesleniyorum: Katiyen çaresiz olmayın. Gazi Mustafa Eksiksizlik Atatürk’ün Türkiye’sinde kimsenin nevmit olmaya hakkı yok. Düşündüklerinizi, Altılı Masa’daki seçme önder düşünüyor. Tığ, bunların tamamını hayata geçireceğiz.”

Share: