Nevşehir’de 28 sene önceki kaybolan babasını keşfetmek üzere dedektif gibi yapışkan süren adam gerçeği öğrenince iri yadırgatıcı yaşadı! İnfaz edilip, yakılmış

Nevşehir’in Gülşehir ilçesine bağlı Oğulkaya köyünde dinç Mustafa Çekiç, 1994 yılında tıpkı düğüne gitti ve sonrasında ortadan kayboldu. Gülşehir ilçesine sadık Gökçetoprak köyü yakınlarında yakılarak öldürülmüş halde mevcut ve kimsesiz olduğu üzere Gökçetoprak köyü mezarlığına defnedilen cesedin bahtsız adama ilgilendiren olabileceği argüman edildi. O ahit cesedi gömen köylülerin vadi göstermesi konusunda müddeiumumilik mezarı açtırdı. Fakat oyuntu içinden beribenzer çocuğa ilişkin olabileceği memul kemik parçaları artık.

“İNEK DIŞKISININ ALTINA CUMA NAMAZI HASET GÖMDÜLER”

Bunun konusunda, 28 yıl süresince malumat alınamayan ve kaybolduğu sene 32 yaşında olan Çekiç’in dosyası Gülşehir Cumhuriyet Altını Savcılığı vasıtasıyla baştan açılarak anket başlatıldı. Ayrımsız köylüsünün babasının kaybolmadığını, öldürüldüğünü söylemesiyle başladığı araştırı çalışmalarına devam eden oğul Engin Çekiç, köylüsünün namına, “Sizi kandırıyorlar, babanı dernek gecesi ortadan kaldırdılar. Elektriği 45 dakika kesip, çapraz elde üzücü ettiler. Babanı dernek günü alık salık dışkısının altına bire bir cuma haset gömdüler, iki bölüm üstelik düğün yaptılar” dediğini belirtti. Çekiç, “Ego daha sonra babamın kaybolma olayını anlatan kişiyi savcının yanına götürdüm. Savcıya tabir verdi ve gerçekler ortaya bundan sonra” şeklinde konuştu.

“BABAM BİZİ BIRAKTI DERKEN GERÇEKLER ORTAYA ÇIKTI”

Çekiç; “Babam bizi bıraktı derken gerçekler ortaya çıktı. Benim rahim duygum sıfırdı, çocuğuma elbette davranacağımı bilmiyordum. Babamın bizi bırakmadığını, öldüğünü öğrenince çok üzüldüm. Kişi oğlumun adı birlikte Mustafa, babamın ismini verdim adı yaşasın diye niteleyerek. Ego evladımı her tün yatarken izliyorum. 3 aydır gözlerime gaflet uykusu girmiyor, şu an hem duygusalım hem de çocuğuma çizgi şeklim değişti. Başlangıçta babamın olayı ile ilişik sıkıntıdaydık. Atalık nedir bilmiyordum, babamın öldüğünü duyunca yıprandık. Daha Çok evladıma cins baba kadar davranıyorum” ifadelerini kullandı.

“DEDEKTİF GİBİ İZ SÜRDÜM”

Babasının cenazesini köylerine alaşağı etmek istediklerini kaydeden Çekiç, “Ben dedektif gibi kirli sürdüm. Suhasar ve Gökçetoprak köyünde babamın cesedinin gömüldüğü ve yakıldığını öğrendim. Bu görüngü üzerine savcılığa malumat verdim. İki çukur eşildi ve iki bala cesedi bundan sonra. O dönemim muhtarları yaşıyor, cesedi gömenler üstelik yaşıyor amma korkudan konuşamıyorlar. Ego savcının harekete geçip ifadeye çağrılmalarını ve cesedin bulunmasını istiyorum. Öğrendik ki babam ne gitmiş hangi bizi terk etmiş. Babam uygulama edilmiş. Babamın öldürüldüğünü duyunca amiyane yıprandık. Öğrendiğimden beri yolum bu yana düştükçe bu mezara gelip dua ediyorum. Babamı buradan alıp kişi köyümüze atmak istiyorum” dedi.

“GÜDÜCÜ GÖRMÜŞ”

Mustafa Çekiç kaybolduktan sonra ortaya sâdır cesedi gidip gördüğünü söyleyen Şener Korkmaz ise “Orada güdücü varmış, o görmüş. O ahit DNA testi isteselerdi ortaya çıkardı. Tanınmaz haldeki cesedi ‘Gökçetoprak’a defnedelim’ dediler. O zamanki jandarma karakol komutanı her yeri aradı ‘kaybınız var mı’ diye niteleyerek sordu. Saçı filan yoktu yanmıştı” şeklinde konuştu.

30 YILDIR KAYIP

Yurdagül Korkmaz bile yaptığı açıklamada; “Dernek evinde Mustafa yoktu, olsa benim beyimi görürdü. Biz babamlara geldik, orada kemirmek yerken ruh gitti. Aşındırmak arasında kaldı. Sonradan faaliyet geldi yemeğimizi yedik, evimize gittik. Ayrımsız dönüş sonraları eşim kardeşine telefon etti. Bizim köyde dahi düğün vardı. ‘Düğünde Mustafa var mı’ dedi, ‘düğünde olsaydı orda kalırdı evinize gelirdi’ dedi. Mustafa’yı biz düğünden sonraları görmedik. 30 sene oldu Mustafa kayıp” dedi.

Share: