Kahramanmaraş merkezli, 6 Şubat’ta meydana mevrut depremlerin arkası sıra bölgeye giderek çalışmalara katılan fahri Mustafa Kara, 12 yabanlık depremzede ailenin Trabzon’a yerleşmesine yardımcı oldu.
Erzincan’da 1999’da meydana gelen depremde arkadaşlarını kaybetmenin acısını canlı Esmer, 11 ili etkileyen depremlerin arkası sıra canlılık teknisyeni olarak çalıştığı kurumdan almanak izne ayrılarak bölgeye debi etti.
Mesleki tecrübesiyle Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesi ve Gaziantep’teki taharri kurtarma faaliyetlerine bindi olan 40 yaşındaki Karaca, depremzedelerin yaralarını almak üzere 6 çevrim mücahede gösterdi.
Trabzon’daki yardım faaliyetlerine dahi katılan 3 yavru babası Karaca, tanıdıkları tarafından ulaştığı Kahramanmaraşlı 12 yabanlık Çam ailesinin kente getirilmesi için çabaladı.
Karaca, iki hafta boyunca iletişim halinde kaldığı depremzede ailenin, Vilayet koordinesinde Trabzon’a getirilmesine çevirici oldu.
Çam ailesi, Çukurçayır Mahallesi Muhtarı Hüseyin Erkut’un üstelik desteğiyle hayırperver Halil İbrahim Tonyalı’nın benzeri mahalledeki evine yerleştirildi.
“Daha Çok ayrımsız ev olduk”
Mustafa Karaca ve eşi, depremzede aileyi evlerinde mülakat ederek sofralarına mihman oldu.
Kara, AA muhabirine, ilgililerin desteğiyle 12 nefis ailenin kente yerleşmesine şalter olmanın mutluluğunu yaşadığını söyledi.
İdris Çam ile sıkça telefonla görüştüklerini fakat bugün muarefe fırsatı bulduklarını belirten Kara, “Ailemize telefon açtık, ‘Müsaitseniz sizi fark etmek, ülfet etmek istiyoruz’ dedik. Tanrı razı olsun kahvaltı hazırlamışlar, sunturlu kardeş kardeş ettik. Arkası Sıra, Valilik koordinesindeki sosyal markete geçerek ailemizin kamu ihtiyaçlarını gördük.” diye niteleyerek konuştu.
Karaca, evini tahsis eden Halil İbrahim Tonyalı’nın, çocukların okula araç işlemlerine bile havari olduğunu anlatarak şöyle devam etti:
“Kahramanmaraş’ta tıpkı amcamıza sordular, ‘Trabzon denilince ne diyordun?’ diye. Amcamız dedi ki ‘Gardaş’. Maraş, Kilis, Adana, Hatay, Antakya, Adıyaman olsun, depremden etkilenenlerin kâffesi bizim gardaşımız. Bir ailemiz oldu, birbirimizi ağırladık, mutluyuz. Daha Çok bire bir ocak olduk. Allah talih ederse daha çok cenazemiz de düğünümüz dahi bir. Beraberlik, ilişki ve kardeşlik, bundan elan pir bire bir molekül namevcut.”
“Cömert üzere kaynaştık”
İdris Çam birlikte depremin ardından evlerinde hasar oluşmasına karşın memleketi kalkmak istemediklerini dile getirdi.
Daha evvel tanışmadıkları halde Mustafa Kişmiri’nın kendisiyle daim bildirişim kurarak Trabzon’a gelmeleri yönünde ısrarcı olduğunu aktaran Çam, başlarda olumlu bakmamasına karşın, çocukları tutkun olmaya başlayınca kente geldiklerini ifade etti.
Çam, Yağız’nın kendilerine haddinden fazla koruyucu olduğunu belirterek, “Mustafa abiyi görünce, halis abimi gördüm kabil sevindim. Telefonda iki hafta konuştuk, cömert kabilinden kaynaştık. Kendileri aradı, ben da kahvaltıya davet ettim. Ocak kabilinden kahvaltımızı üstelik yaptık. Çocuklarımızın ihtiyaçlarını bile gördük.” dedi.
Eşi, üç çocuğu, üç baldızı, bacanağı ve onun üç çocuğuna evinin kapılarını açan Tonyalı’nın dahi kendilerine ata gibi koruyucu olduğunun altını çizen Çam, “Bizi buraya getiren ve değirmek üzere çevirici olan herkese çok teşekkür ediyorum, Tanrı razı olsun.” ifadesini kullandı.
