UŞAK Üniversitesi Hareket Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Tahir Gönen, Iye Bölgesi’nden sabık kırık hatlarının Şimal Rum’daki fay hatlarına göre elan gelişmemiş olduğunu belirterek, Veli Bölgesi’ndeki faylar güdük olduğu için haddinden fazla teferruatlı mütemadi depremler beklenmiyor. Ege’de deprem açısından Denizli, Okumuş ve Manisa çok riskliyken, Uşak avantajlı dedi.

Yardimci Üniversitesi Yer Sarsıntısı Aplikasyon ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Tahir Rutubet, Ege Bölgesi’nin depremselliğine ilişik açıklamalarda bulundu. Ege Bölgesi’nden güzeşte kırık hatlarının Kuzey Küçük Asya’daki kırık hatlarına bakarak daha kısa olduğuna dikkat çekici Doç. Dr. Nem, Kuzey Küçük Asya kırık hattında elan uzun kırımlar meydana geliyor. Dolayısıyla henüz ayrıntılı kesiksiz depremler üretebilirken, Iye Bölgesi’ndeki faylar güdük olduğu üzere çok ayrıntılı süreli depremler beklenmiyor. Veli’de deprem açısından Denizli, Entelektüel ve Manisa haddinden fazla riskliyken, Yardimci avantajlı. Yardimci’ın kuzeyine akilane baktığımızda Kütahya Gediz ile Uşak Banaz’a doğru, güneyinde ise Denizli Çivril’den Afyon Dinar’a doğru aynı kırık hattı bulunmaktadır. Yardimci’ın kuzey ve güney kesimlerinde mevcut fay hatlarından Yardimci merkezi 1’inci derecede etkilenmez dedi.

‘TORBALI VE ÖDEMİŞ RİSKLİ BÖLGEYE DAHA UZAK’

Kahramanmaraş merkezli depremlerin peşi sıra Ege Bölgesi’nde da zelzele senaryoları üstüne çalışıldığını belirten Doç. Dr. Tahir Nem, Kütahya Gediz’deki depremin 6.5 kadar, Denizli’nin Çivril’dekinin ise 5.5 büyüklüğünde olmasının beklendiğini kaydetti. İzmir’in bazen bölgelerinde sarsıntı riski olduğunu dile getiren Gönen, gâh ilçelerinin da bu riskten daha uzak konumda olduğunu kaydederek, İzmir’in gâh bölgeleri riskli. Torbalı ve Ödemiş riskli bölgeye elan ırak konumda. Bu nedenle yer sarsıntısı riski açısından elan bahtlı benzeri konumda bulunan Yardimci, facia üzere durumlarda bir geri hizmet merkezi haline getirilebilir diyerek konuştu.