Düzce’nin Hacıahmetler Köyüne Geçmek İstenen Osb’ye Bölge Halkı Tepki Gösterdi: “Topraklarımız Birinci Sınıf Tarım Arazisi”

Düzce’nin Hacıahmetler köyü ilkin doğmak için 4 karye ve 4 mahallede nazik bölümü nitelikli ekincilik arazilerinin vadi aldığı alana yapılması planlanan organize sanayi bölgesine (OSB) nahiye sakinleri reaksiyon gösterdi. Hacıahmetler köyünde çiftçilik özne Hüseyin Ahu, “Nazik gelirimiz çiftçilikten. Hayvancılık yapıyoruz, darı buğday ekiyoruz. Arazilerimiz Tevhit Uran eliyle istimlak edilmek isteniyor. Tığ bunun karşısında kuşkusuz durabiliriz, gelmesin diyerek uğraşıyoruz amma hangi yapabiliriz bilmiyoruz. Köyümüzde lahana, marul, soğan, maydanoz, patlıcan, kavun, lamba karpuzu yetiştiriyoruz. Ne ekerseniz oluyor burada” dedi.

Düzce’nin Hacıahmetler köyü ilkin olmak amacıyla 4 karye ve 4 mahallede vadi düz kaliteli tarım arazilerine kurulması planlanan OSB, karye halkının tepkisini çekti. Düzce İl Özel İdaresi Alfabe İşleri Müdürlüğü’nün 07.02.2023 tarihli “Karye Zaman Teftiş Raporu” başlığıyla muhtarlıklara gönderilen yazıda, OSB için belirlenen alanla ilişkin 20.01.2023 tarihinden itibaren 30 çağ sureyle itirazların Çevre, Kentçilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’hangi yapılması istendi.

“NE EKERSENİZ OLUYOR BURADA”

Hacıahmetler köyünde çiftçilik işleyen Hüseyin Ceylan, “Balaban gelirimiz çiftçilikten. Hayvancılık yapıyoruz, akdarı buğday ekiyoruz. Arazilerimiz Birleştirme Sanayi marifetiyle kamulaştırma edilmek isteniyor. Biz bunun karşısında bittabi durabiliriz, gelmesin diye uğraşıyoruz ama ne yapabiliriz bilmiyoruz. Köyümüzde dürme, marul, soğan, maydanoz, patlıcan, kavun, lamba karpuzu yetiştiriyoruz. Hangi ekerseniz oluyor burada. BIRINCI SINIF tarım arazisidir köyümüzün toprağı. Mail ayrımsız zamanda Düzce valimiz üstelik geldi ona da açıklama ettik. Karye adına istemediğimizi söyledik. Arazi kalır binalar masraf. Bura dahi birinci etap yer sarsıntısı bölgesi üzere ayrımsız kayran” dedi.

“BİZİ DÜMBELEK KENDISINE GÖRÜP ARAZİLERİMİZE TABETMEK İSTİYORLAR”

Naim Dolunay ise şunları söyledi:

“Burada tıpkı mağduriyetimiz var. Davamız bibi mahkemede devam ederken OSB Müdürlüğü, Düzce İl Özel İdaresi istinatgâh etüdü üzere çevirici yolluyorlar. Duruşma devam ederken benim arazime kimse gelip giremez. Komşularımın arazisine girdiler, bana henüz mesafelik gelmedi. Ego koymayacağım. Bizi kavrayişsiz kendisine görüyorlar, bunlar saftır diyerek bizim arazilerimize çökmek istiyorlar. Avukatlarımızla türel süreci takip ederek adli yönden hangi gerekiyorsa yapacağız. Düzce’deki bilcümle siyasiler, bürokratlar bizi sattılar. Intihap zamanı geliyorlar, kimesne bize havari olmadı. Bu kadar büyük arazi, ülke yıkılmış zelzele oluyor. Köyde ayrımsız karış yeri olan gidip bire bir baraka yapıp, evimin arkasına tıpkısı soğan, domates ekip yaşamaya çalışıyor. Bizim Düzce’nin siyasileri dahi birilerine peşkeş çekiyorlar. Bu kadar tıpkı canım sade sanayiye peşkeş çekilmez.”

“ÇİFTÇİLİK YAPMAYAN BUNUN HANGI ANLAMAKLIK GELDİĞİNİ BİLEMEZ”

Anlaklı Fert isimli müstahsil ise şunları söyledi:

“Sayın cumhurbaşkanım 6 kamer geçmiş ‘tıpkı karış ekilmedik kayran bırakmayın’ diye çiftçilerimize seslenmiştiniz. Bugün en birinci ekincilik arazilerini yani buraları değerlendirecek yetenek varken neden buralara organize sanayi düşündünüz? Bozukluk henüz kırsal ekilmeyen, dikilmeyen bu tuhaf arazilere yönlendirilmiyor bile 1. sınıf arazilere tevhit uran yerleştirilmek istiyorsunuz? Ego sanayiye cebin değilim ülkemizin gelişmesi için endüstri hamlelerinin devamı için izin veririm ama elden benim değil bu tuhaf arazinin üstüne yapılmasına kesinlikle karşıyım. Taşın konusunda benzeri madde ekemezsin, kayanın konusunda tıpkı madde dikemezsiniz. Ekilmeyen, dikilmeyen yerler var birçok ilde, insanların göç ettiği. Ego ülkem için konuşuyorum. Bunu hastalık bu şekilde görmüyorlar? Bozukluk paranın veya başka düşüncelerin içine giriyorlar? Çiftçilik yapmayan veya tarımın kökeninden gelmeyen koca bunun hangi manaya geldiğini katiyen ve asla bilemez. Cumhurbaşkanına fen gönderiyorum; sayın Cumhurbaşkanım saygım ve sevgim çerçevesinde konuşuyorum. Siz 6 kamer ilk ‘ekilmedik tıpkı karış yerey kalmasın’ diyordunuz da bugün burada bu köyümüzde bahsi sabık 4 bin dönüm araziden bahsediyorum. Burada gelişigüzel şeyi yapabilirsin, herhangi bir şeyi yetiştirebilirsin. Bunu henüz kuşkusuz alın tarafa pekâlâ açıklama edebilirim.”

“BU GÜZELİM COĞRAFYAMIZ ÖLÜYOR”

Numan Korkmaz, “Hiçbir şeyden haberimiz bulunmayan. İyi incitici 110 dönüm yerimiz var. Burası Kayı boyundan mevrut bir köyümüz. Bu güzelim coğrafyamız ölüyor. Bu yer tıpkısı elan dönüşümü namevcut. Bu insanlığa meftun benzeri cembiye. Bilcümle kurumlarımız iflas etmiş durumda. Kimsenin haberi yok, köylünün haberi yok” dedi.

Üniversite mezunu olan ve çiftçilik yapmaya bitmeme eden Fatih Dolunay ise, “Yaptıkları şeye baktığımız ant ekincilik arazilerinin üstüne sanayi kurmaya çalışıyorlar. evet mahsus bire bir getirim peşindeler ya da apayrı çıkarları var. Biz buradan bu sonucu çıkartıyoruz. Mümasil zamanda tek haberimiz yokken istinatgâh etüdü yapmaya başlamışlar. Bilgisiz benzeri şekilde bizim arazilerimize girerek yapmışlar bunu. Bunu yargıya taşıyacağız öncelikle bunu bilemelerini istiyorum. Cumhurbaşkanımızdan müzaheret istiyorum. Adaletimiz yok. Düzce kendisine tarımı hayvancılığı bitirmemelerini istiyorum. Allah’tan apayrı güvencemiz namevcut” diye konuştu.

Share: