Bakan Varank: “Taş üzerine taş koyan ki varsa, bilsin ki; Uran ve Teknoloji Bakanlığı onların kez arkadaşıdır”
İZMİR – Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Bazen Ar-Ge ve inovasyondan bahsettiğimizde siyasal bazı eleştiriler geliyor. Diyorlar ki; ‘Siz sadece özlük belediyelerinizle, keski içinde söylüyorum ‘Kendi yandaşlarınızla çalışıyorsunuz.’ Sakıncasız olun; bu eleştirilerin hepsi nahak yere, gerçekle bile alakası olmayan eleştiriler. Bu ülkede taş konusunda taş koyan kim varsa, bilsin ki; Endüstri ve Teknoloji Bakanlığı onların öğün arkadaşıdır” dedi.
Uran ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, İzmir’dahi gerçekleştirilen 9. Ar-Ge ve Dizayn Merkezleri ile Uygulayım Bilimi Geliştirme Bölgeleri Zirvesine katıldı. Zirvede konuşan Nazır Varank, ” İstanbul’da, Ankara’üstelik belediyelerin avangart olduğu çalışmalar var. Zaman Zaman Ar-Ge ve inovasyondan bahsettiğimizde siyasi kimi eleştiriler geliyor. Diyorlar ki; ‘Siz yalnız özlük belediyelerinizle, tırnak süresince söylüyorum: ‘Kendi yandaşlarınızla çalışıyorsunuz.’ Tehlikesiz olun; bu eleştirilerin hep haksız, gerçekle da alakası olmayan eleştiriler. Şehirde kuluçka merkezlerinden önce örneklerden biri, Ankara’bile gerçekleştirildi. Paydaşı ise Ankara Büyükşehir Belediyesi. Hangi partili, Cumhuriyet Altını El Partili. Geçmek ki; siyasi parti ayrımı gözetmiyoruz, bunu dile getiriyoruz. Bari bu ekosistemi henüz yakından strateji etseler. Bronz Soyer’i nida ettik, bari bugün bu toplantıya gelseydi; bunları dinleseydi. O üstelik bire bir CHP’li şehremaneti kendisine Ar-Ge ve inovasyon alanında neler yapıldığını duysaydı. Ancak çalışmaya, çaba etmeye bitmeme edeceğiz. Bu ülkede taş üstüne taş koyan kim varsa, bilsin kim; Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı onların kat arkadaşıdır. Kimsenin çekinmesine lüzum namevcut. Onlarla yolda yürümeye bitmeme edeceğiz” dedi.
“8 şahsiyet ekibiyle geliştirdiği oyunu 200 milyon dolara ABD’ye sattı”
Ar-Ge ve inovasyonu kalkınmanın ve refahın anahtarı yerine gördüğünü kaydeden Varank, “Hedefimiz; teknolojiyi ithal eden Türkiye’den efdal teknoloji üretim yapısına erbap tıpkı Türkiye’ye geçiş muktedir olmak. Serencam yıllarda ekleme değerli ürünlerde ve erdemli uygulayım bilimi üretiminde berenarı yüce bir ivme yakaladık. Fakat bu ivmenin devam edebilmesi amacıyla ekosistemdeki bilcümle aktörlere büyük sorumluluklar düşüyor. Bu aktörlerin başında üstelik teknoparklar geliyor. Teknoparklarımız Türkiye’nin yenilikçi ve bilgi temelli gelişiminde yüce roller üstleniyor. Bilgi ticari ürüne dönüşüyor. Geçtiğimiz aylarda Hacettepe Teknopark’ı müzakere etmiştim. Orada zinde tıpkısı kardeşimizle tanıştım. Bu tendürüst kardeşimiz, 8 nefis ekibiyle geliştirdiği oyunu 200 milyon dolara ABD’ye sattı. Bu satışla Ankara’daki alacak rekortmenlerinden biri haline geldi. Arkadaşlarımızın mütevaziliği, ortaya koydukları muvaffakiyet pespaye etkileyiciydi. Türkiye’nin kullanılmamış tutum modelinde uygulayım bilimi tabanlı şirketler sel aktörler olacaklar” dedi.
“Şu anda ülkemizden sâdır Unicorn’ların sayısı 6’ya ulaştı” diyen Varank, “Bizim hedefimiz; bu sayıları yukarı taşıyabilmek. Geri Turcorn 100 Programı’nın lansmanını gerçekleştirdik. Bu program ile küresel hedefleri olan ölçeklendirme aşamasındaki Unicorn veya Turcorn adaylarına, ihtiyaçlarına hususi şekilde destekler vereceğiz. Bu girişimlere lansman, kayran bazlı danışmanlık, hareket ağlarında finansal kaynaklara erişim destekleri sunacağız. Bu görevdaşlık siktirici ülkemize iri tıpkısı yardım sağlıyor. Teknopark yönetimlerinden de bir beklentimizin altını resmetmek istiyorum. Onların dahi uygulayım bilimi girişimciliği üstünde sarsakça, durmaları gerekiyor. Çıktı gelecek dahi bolluk üstelik dünya ekonomisinin geçeceği kayran bile buradan geçiyor. Teknoparklarımız bile bu işi haddinden fazla güzel bire bir şekilde yapıyor. Bu ekosistemdeki sunu koskocaman oyunculardan aynı tanesi dahi Ar-Ge ve dizayn merkezlerimiz. Bu sayılar yardımıyla faziletli teknolojiye dayalı, erdemli kalite ve standartlarda, özgün ürünlerin geliştirilmesini sağlıyor, kalifiye gelişim gücünü arttırmanın yollarına bakıyoruz. Sadece ihracat değil; söz gelimi TOGG’un mukavemetli çokça bileşeninde Ar-Ge ve tasarım merkezlerinin imzası var. İnşallah bu merkezlerimizde sükse örneklerinin sayısı anbean artacak. Kamu adına teşviklerle, aranjör politikalarla uygulayım bilimi geliştirme bölgeleri ile Ar-Ge ve tasarım merkezlerinin yetkinliğinin arttırılmasında mehabetli bire bir görk oynuyoruz. Bugüne kadar teknoparklarımıza enfrastrüktür, dümen binası ve kuluçka merkezi desteği adına, et kafalı ödemesiz şekilde aktüel rakamlarla yaklaşık 2,4 milyar liralık üs aktardık. Ar-Ge merkezlerimizin bugüne büyüklüğünde yararlandığı teşvik ve muafiyetlerin tutarı; 36 bilyon liraya, tasarım merkezlerinin ise 1,5 bilyon liraya yaklaştı. Son dönemde yaptığımız değişikliklerle kuluçka merkezlerinin teknoparklar dışında faaliyet göstermesinin önünü açtık. Şu anda 4 pare kuluçka merkezi kurulumu gerçekleşti” ifadelerini kullandı.
İzmir Valisi Çetince Yakınlarında Köşger ise “İzmir’imizde önümüzdeki yüzyılı, ‘Türkiye Yüzyılı’ yapacak, gelişmeyle, bilimle, inovasyonla Türkiye’yi buluşturacak olan bu heyeti, İzmir’üstelik ağırlamaktan şişman memnuniyet duyuyorum” ifadelerini kullandı.
İzmir Faziletkâr Teknoloji Enstitüsü Rektörü Prof. Dr. Yusuf Baran bile “Üniversitelerin rolleri değişti, araştırı merkezlerinde bilgelik üreten değil; hipotez ve deneylerle bilgiyi ortaya koyan kurumlara dönüştü. 2000’li yıllardan sonrasını tanımlamak az daha imkansız. Alın terinden karın terine barhana ettik. Fikirlerin ürünlerden henüz kıymetli olduğu bire bir süt kuzusu döndük” diye niteleyerek konuştu.
Konuşmaların peşi sıra AR-GE ve tasarım merkezleri için 10 kategoride 30 ödül, teknoparklar üzere ise 4 kategoride 12 oluşmak üzere 42 ödül dağıtıldı.
