Milli Yetişek Bakanı Özer, Afyonkarahisar’da yorum toplantısında konuştu Açıklaması

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, “İlk posta tıpkısı eğitim bilimi tedris yılında dağıtılan yardımcı kaynaklar öğüt kitaplarını esbak olacak.” dedi.

Özer, Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜMÜLATÖR) Kongre Merkezi’nde, 2022-2023 Yetişek Öğretim Yılı Değerlendirme Toplantısı’nda, yıla çok şümullü hazırlıklarla başladıklarını söyledi.

Koruyucu ana problemi tarihe karıştı

Son 19 yılda eğitimde fırsat eşitliğini yükseltmek amacıyla öğüt kitaplarına ücretsiz idrak geleneğini devam ettirdiklerini hatırlatan Özer, şöyle konuştu:

“İnşallah teşrinievvel kocaoğlan içerisinde 20 milyon arttırma koruyucu hakikat ve Anne Eğitim Genel Müdürlüğünün göndereceği 4 milyon kaynakla 160 milyon kaynağı tekmil okullara ve çocuklara eriştirmiş olacağız. İlk posta ayrımsız yetişek tedrisat yılında dağıtılan yardımcı kaynaklar, ibret kitaplarını eski olacak. Yıllardan beri okullarda konuşulan, velilerin şikayet ettiği aslında makro tıpkı çizi sıfır ama okulları bilcümle kabahat altında bırakan o yardımcı ana problemini birlikte inşallah sizlerin bile destekleriyle vekâlet namına tarihe gömeceğiz.”

“Erdemli öğretimdeki okullaşma oranı yüzde 45’lere artık”

Apotr hakikat konusunun Türkiye’birlikte çok daha birkaç konuşulur hale geldiğini rapor fail Özer, sistemi bireyselleştirilmiş kaynaklara makul evirmeye başlayacaklarını vurguladı.

Bakan Özer, serencam 20 yılda devasa yatırımlarla 5 yaşındaki okullaşma oranının yüzde 11’den yüzde 94’e çıktığı bilgisini paylaşarak, “Ortaöğretimdeki yüzde 44 olan okullaşma oranı yüzde 90’a daha çok. Yükseköğretimdeki kemiksiz okullaşma oranı yüzde 14’dan yüzde 45’lere daha çok. Almak ki yapılabiliyormuş.” dedi.

“Kızların okullaşma oranları erkekleri geçti”

Ortaokul seviyesindeki kız çocuklarının okullaşma oranının erkekleri geçtiğini anlatan Özer, şunları kaydetti:

“2014’ten sonraları üstelik yükseköğretimdeki kadınların, kızların okullaşma oranları erkekleri geçti. Girmek ki hiçbir problem yokmuş. Mesele, imkan meselesiymiş. Kız çocukları, kadınlar başörtüsüyle eğitime erişemiyorlardı. Yüksek Tahsil kurumlarının önünde yanık hikayeler ortaya çıkıyordu. İmkanı olan özlük ülkesini ayrılma edip eksantrik ülkelerde efdal öğretime erişmenin yollarını arıyorlardı. Tamam bugün kadına şiddeti konuşanlar, o dönem konuşuyor muydu. Bugün düşünce göçünden bahsedenler, bunun spekülasyonunu yapanlar o bölüm kadınların az dışına gitmesini, başörtülü kadınların us toprak kayması kapsamında değerlendiriyor muydu? Tek umurlarında birlikte değildi.”

Share: