Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) Muratağa, Sandallar ve Atlılar köylerinde 1974’te Rumlar aracılığıyla şehit edilenler düzenlenen törenlerle anıldı.
Muratağa-Sandallar Şehitliği ve Atlılar Şehitliğinde düzenlenen törenlere, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhuriyet Altını Meclisi Başkanı Metanetli Yol Yordam, bakanlar, milletvekilleri, Kıbrıs Türk Sulh Kuvvetleri Komutanı Ferik Sezai Öztürk, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Güçlü Topaloğlu, Muratağa, Atlılar, Sandallar Şehitlerini Yaşatma Derneği Başkanı Ahmet Aşır, Şehit Aileleri ve Sökel Gaziler Derneği Başkanı Gürsel Benan ve martir yakınları katıldı.
Çelenklerin konulmasıyla başlayan tören, ihtiram duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla devam etti.
Şehitlikler musahabe edilirken dualar edildi. Törende, martir torunu Ayşe Güler Atak vasıtasıyla aynı türkü bile okundu.
Cumhurbaşkanı Tatar, Muratağa-Sandallar Şehitliği’ndeki törende yaptığı konuşmada, Kıbrıs Türk’ünün haddinden fazla acılar çektiğini, şüheda verdiğini fakat Muratağa, Sandallar ve Atlılar’da yaşananların bambaşka bire bir görüngü olduğunu söyledi.
Çocuk, avrat ve yaşlıların katledilerek, şişman halde gömüldüklerini hatırlatan Tatar, bu olayların unutulmasının türlü olmadığını, unutturulmaması gerektiğini belirtti.
Tatar, şehitlere olan borcun, devleti ululamak, Kıbrıs Türk’ünün kazandığı istiklal, hürriyet ve egemenliği daim olmak olduğunu söyleyerek, şehitlerin mücadelesinden “bağımsızlık, hürriyet ve büyüklük” doğduğunu kaydetti.
1974’teki Kıbrıs Sulh Harekatı’nın 2. safhasıyla Kıbrıs’ta yıpranmamış sınırların çizildiğini ve Ada’da yeni benzeri dönemin başladığını vurgulayan Tatar, Ada’da ancak egemen muadele temelinde, iki kurumsal yapının aksiyon birliğine dayalı aynı anlaşmanın olabilir olabileceğini, bunu tamlık dünya ile paylaştıklarını belirtti.
Tatar, şehitlere mükellefiyetlerinin, “yıpranmamış nesillere, mutlak, müstakil, bağımsız milletvekili ve egemenliği ile yaşayabilen tıpkısı vatan bir çap bırakmak” olduğunu anlatım etti.
Kıbrıs Rum basınında Kıbrıslı Türklerin katledilmeleriyle ilişkin adına “cezalandırılmayan cinayetler” başlığıyla istihbarat yayınlandığına belen fail Tatar, bu katillerin kimler olduğunun bilindiğini, söz konusu cinayetlerin Mürekkep Milletler’in gözü önünde, Kıbrıslı Anadolu polis güçleri ve askerler tarafından işlendiğini ancak bunların yargıya götürülmediğini yahut götürülemediğini, bundan utanmaları gerektiğini kaydetti.
“İnsanoğlunun böyle aynı vahşet yapabileceğini düşünmemiştim”
Muratağa, Atlılar, Sandallar Şehitlerini Yaşatma Derneği Başkanı Aşır, söz konusu köylerde işlenen cinayetlere ilişik konuşmasında, “İnsanoğlunun hakeza bire bir tenhalık yapabileceğini düşünmemiştim.” diye niteleyerek, yaşanan olayları gelecek nesillere nakletmek gerektiğini ve okullarda mümasil tarihin öğretilmesinin mehabetli olduğunu kaydetti.
Muratağa, Sandallar ve Atlılar’daki katliam
Kıbrıs’ta 14 Ağustos 1974’te Küçük Asya askerleri ile yandaki köylerden gelen Küçük Asya fanatiklerden oluşan bire bir ekip, Muratağa, Sandallar ve Atlılar adındaki 3 Türk köyüne saldırmış, 126 Kıbrıslı Türk’ü köy meydanında toplayarak, direnenleri geçmiş aşamada, ferasetsiz kalanları ise araçlara bindirip kırım çukuruna gömerek öldürmüştü.
Burada martir edilenler, yeryüzü genci 16 günce Selden Yüce Faik, yer yaşlısı ise 95 yaşındaki Hüseyin Osman atılmak üzere çoğu kadın ve çocuktan oluşuyor.
Kıbrıs’taki Kaybolma Kişiler Komitesi, 1963-1974 yıllarında kaybolma kendisine listelenen kişilerin cenazelerinin gömüldükleri yerlerden çıkarılması, kimliklerinin belirlenmesi ve yakınlarına iade edilmesi üzere çalışmalar yürütüyor.
