Akak kapasitesiyle ” Türkiye’nin bildirme büyüğü” kendisine tanımlanan Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi “Pediatrik Kardiyak Ciddi Bakım Ünitesi”nde yavru kalp cerrahları, çocuk kardiyoloji uzmanları ve yavru vahim bakım ekiplerinin multidisipliner çalışması sayesinde, yurdun ciharıyek yanından ivedili müdahale gereksinimiyle gelen ruh hastası bebeklere, acul ve 24 saat tedavi imkanı sağlanıyor.
Yavru Hastanesinde kâin 39 yataklı vagon pediatrik kardiyak yavaş bakım ünitesi, temas tür duygu hastalığına engelleme edilebilecek maharet altyapıya ehil.
Kendi içinde üç bölüme ayrılan ünitenin ilk bölümünde, hastalığı yüksek riskli bebeklerin işler sonrası er dönemde izlem ve tedavileri gerçekleştiriliyor.
“İzolasyon alanı” olarak adlandırılan bölümde enfeksiyon riski olan bebekler kalırken, üçüncü bölümde üstelik ameliyat süreci biten ve ana adaptasyonu müstelzim bebeklere hizmet sağlanıyor.
“Mikro dışındaki merkezlerin cemaat olduğu donanımların kâffesi bulunan”
AA muhabirine dokunaklı bakım ünitesiyle ilişkin vukuf veren Pediatrik Kardiyak Yavaş Bakım Sorumlusu Doç. Dr. Erkut Öztürk, buranın, çocuk ihtisas hastalarına hizmet veren Türkiye’nin sunu şişman dokunaklı hizmet ünitesi olarak tanımlanabileceğini söyledi.
Ünitede 7 ahit 24 saat takibe dair bakım sunduklarını nâkil Öztürk, “Bura, hastanemizin perinatoloji ünitesince izlenen konjenital ihtisas hastalarının kabul edildiği, bunun yanında 112 sistemi ile Türkiye ve dünyanın değişik coğrafyasında ruh hastası olup, ruh ameliyatı, anjiyo gereksinimi olan bebeklere hizmet verebilen benzeri minval.” dedi.
Doç. Dr. Erkut Öztürk, güç bakım ünitesinde, yavru duygu sağlığını ait rastgele çeşit donanımın yer aldığını belirterek, şöyle konuştu:
“Elverişsiz dışında bu işle uğraşan bilcümle merkezlerin cemaat olduğu donanımların kâffesi bulunan. Söz Gelişi, ‘yapay his cihazı’ yerine üstelik isimlendirilen ECMO cihazı, özellikle çocukların akciğer basıncının yükselmesini dengeleyebilecek donanımdaki nitrik oksit cihazı, son paye ümranlı ‘mekanik ventilasyon’ dediğimiz yapay solunum cihazları, 24 saat ekokardiyografi ile çocukları değerlendirebildiğimiz ekokardiyografi cihazımız var.
Aynı zamanda, ivedili vaziyetler üzere anjiyografi yapabilmeye erbap, birlik kuvvetli ve seçme ahit işlem yapabilecek durumda olan tıpkı kateter laboratuvarımız da kâin. Bu donanımlar Türkiye’deki mahsus merkezlerde var ama buranın arz muhteşem avantajı, bu işlemlerin 24 saat boyunca yapılabilmesi. Hastanede 24 saat el tutan benzeri bala ihtisas cerrahisi ekibi, çocuk kardiyoloji ekibi ve bala ağırbaşlı hizmet ekibinin olması, buranın bildirme oylumlu avantajı.”
“Türkiye’deki ender merkezlerden biri”
Doç. Dr. Erkut Öztürk, Türkiye’üstelik konjenital his cerrahisi yapan merkezlerin genellikle yan dal şifahane konseptinde çalıştıklarını, Başakşehir Çam ve Sakura Site Hastanesinin ise şappadak çok branşın olayın içerisine katıldığı, Türkiye’deki ender merkezlerden olduğunu belirtti.
Öztürk, “Gecenin rastgele saatinde doğan tıpkı bebeğin, yenidoğan ekibince derakap değerlendirilmesi, bala kardiyoloji ekibinden hastaların değerlendirilmesi amacıyla hemencecik tavsiye alınması, müstacel müdahale gereksinimi olduğunda anjiyoyla bunu çözebilmemiz veya anjiyo ehliyetli olmadığında yavru kalp cerrahisi ekibinin işe hızlı şekilde ahali atması mümkün olabiliyor. Bu yüzden, Türkiye’deki kapalı, ender merkezlerden biri. Çünkü 7 gün 24 saat ivedili müdahale yapabilmesi bu ayrıntılar üzere serencam basamak yüce.” diye niteleyerek konuştu.
Ameliyat ve anjiyo süreçlerinde ailelere çor karşı ayrıntılı vukuf verdiklerini anlatan Öztürk, Kovid-19 salgını sürecinde ziyaretçi alamadıkları üzere ailelere bebeklerini alıcı sistemiyle gösterebildiklerini, şu zaman salgının inatçı dönemleri ortadan kalktığı için ziyaretçi almaya başladıklarını dile getirdi.
“Gelgel ambulansıyla Trabzon, Hakkari, Diyarbakır’dan her devir sayrı alabilecek durumdayız”
Pediatrik Kardiyak Vahim Hizmet Sorumlusu Doç. Dr. Erkut Öztürk, tedavisi pres ve ölümle sonuçlanabilecek vakaların buradaki tesisat ve bakım ile çözüme kavuşturulabilmesine dair şu değerlendirmeleri yaptı:
“Bunun sunu basit örneğini Suriye’den mevrut hastalarımızda görüyoruz. Ayrıntılı süre strateji edilemeyip, bundan sonra operasyon şansının ödemek üzere olduğu bir noktada kliniğimize başvuruyorlar. Savaştan sonra Suriye’üstelik afiyet sisteminin bunaltıcı anlamda müteessir olması, burada verdiğimiz mücadeleyle ongun sonuçlar alınması bunun bildirme ciddi örneği diyebilirim.
Ülkemizde nispetle anlaşılan merkezlerde bu işler yapılabiliyor ama keyif sistemimizde alelhusus gelgel ambulansı kabil imkanlarla neredeyse Trabzon, Hakkari, Diyarbakır’dan rastgele ahit tutkun alabilecek durumdayız. Bakanlığımız bu konuda büyük bir ceht gösteriyor. Bu çabanın üstelik boşa çıkmaması amacıyla elimizden mevrut mücadeleyi sergiliyoruz.”
İyileşen hastasına isminin verilmesi bahtiyarlık kaynağı oldu
Dokunaklı hizmet ünitesinde tanık olduğu ve unutamadığı anılardan de bahseden Öztürk, yıllar sonradan süt kuzusu sahibi olan ancak evlatları kalp hastalığıyla doğan tıpkı ailenin yaşadığı duygusal süreci anlattı.
Doç. Dr. Erkut Öztürk, bu durumun ailenin yanında kendilerini de çok etkilediğini anlatım ederek, “Bebeği, ameliyatla tamamen sağlığına kavuşturup güzel bir şekilde taburcu edebilmiştik. Bir Numara tevellüt gününde, telefonuma duygusal tıpkı tasarı atmışlardı. Mümasil zamanda beni etkileyen benzeri olaydı. Üste benim ismimi koymuşlar bebeğe. O üstelik benim için bahtiyarlık kaynağı oldu.” diye konuştu.
